ŞANLI BİLİNEN KANLI HİKAYELER!
\r\n\r\nGünümüzden takriben 5500 sene evvel Mezopotamyalı Sümerlerin yazıyı kullanması ile insanlığın tarihi kaleme alınmaya başladı. O gün bugündür insanlık olarak yaptıklarımızı kaydettik. Bu kayıtları tutarken gelecek nesillere anlattığımız hikayelerimizde çoğu zaman duygusal davrandık. Tüm insanlık olarak yaptığımız hataları, döktüğümüz kan ve göz yaşlarını şanlı, onurlu, destansı bir masala dönüştürdük. Biz saldırmasaydık onlar bize saldıracaktı gibi adi bir yalana sarıldık tüm dünya milletleri olarak !
\r\n\r\nGeçmişin hikayesinde ta Asur kaynaklarından tutunda Roma, oradan Asya milletlerinin kaynaklarına ta ki günümüze kadar şöyle bir bakın. Hepsi şanla şerefle doludur okursanız. Asurluların Milattan Önce 2000 ler de Mısır ve Anadolu’ya yaptıkları o korkunç saldırılarda, ordularının zalimce döktükleri kanı kahramanlık, büyüklük olarak gösterirler. Persler Anadolu’yu M.Ö. 500’ler de yerle bir edip ta Yunanistan’a kadar yayılmalarını kralları Darius’un ve Serkhes’in yüceliğinde bulurlar. Romalılar koca Akdeniz’i lejyonları ile yutup Ak olan denizi Kızıla boyamalarını da Orbis Romanus’u (Roma Dünyası) yaratmaları gibi yüce bir idealle anlatırlar. Yüzlerce kültürün binlerce yıl etkileşerek yaşadığı Akdeniz’e Mare Nostrum (Bizim Denizimiz) demekten hayıflanmaz bugünkü torunları. Yakın çağlara gelince de İngiliz İmparatorluğu yeryüzünde ayak basmadıkları yerin kalmadığı ile övünürler, akıttıkları onca kan ve göz yaşına rağmen. Almanlara göre Avrupa onların olmalıdır ne de olsa Alman ırkı için Lebensraum (yaşam alanı) gereklidir. Ellerinde ki toprak onlara asla yetmez anca Avrupa’ya sığdırabileceklerini söylerler geçmişlerinin hikayesinde. ABD ise sanki eski bir sömürge kolonisi değilmiş sanki o İngiliz sömürüsüne karşı mücadele eden İnsan Hakları bildirisini yayınlayan devlet değilmiş gibi günümüzde birkaç bidon “Kara Su” için 1950’lerden beri yaptığı saldırıları, “Özgürlük ve Demokrasi” korumak, zalim Komünistlerle mücadele etmek için yatığını anlatır kendi hikayesinde.
\r\n\r\nBizde milletten aşağı kalmıyoruz bu konuda evelallah. Hunların Çin’e ve Roma’ya, Asya Türk Hanlıklarının İran’a, Hindistan’a, Selçukluların Bizans’a ve Anadolu’ya, Osmanlıların Anadolu, Mısır, İran ve Avrupa’ya yaptıkları akınları, kalkar “Cihanşümul Devlet” idealine bağlarız. Yaptıkları bu kadar savaşı, akını neden yaptıklarını tarafsız bir gözle incelemeden sorgulamadan kendimize övünç kaynağı öyküler, destanlar çıkarırız bu kadar hengameden.
\r\n\r\nTüm insanlığın tarihinde yazılı kaynaklara anlı, şanlı yazılan bu hikayelere tüm yerel özelliklerimiz olan inanç, ırk, cins farkımızı göz ardı ederek, sadece ve sadece insan olma erdemliliği ile bakarsak, aslında binlerce yıldır şanlı şerefli tarih diye yazılanların hepsinin, kanlı bir tarihin maskelenmesi olduğunu görürüz. Asurlulardan Romalılara, Osmanlıdan İngilizlere, Almanlardan Amerikalılara kadar hemen hepsinin yaptığı şey “kendilerine ait olmayanı zorla ele geçirmektir.” Günümüzde ki adı ile EMPERYALİZM’dir aslında! Lakin hiçbir milletin içinde geçtim sade vatandaşları, okumuş yazmış kendine Profesör diyen tarihçiler bile bunu asla kabul etmez.
\r\n\r\nLakin bilimsel mantık ve objektiflik adına tüm insanlığın içinden birkaç kişi de olsa çıkıp bugüne kadar yapılanların hepsinin birer sömürgecilik yada yayılmacılık faaliyeti olduğunu tüm insanlığın geçmişinin şanlı bilinen kanlı bir hikayelerle dolu olduğunu haykırmalı. Birileri de H.z. Hüseyin’i örnek alıp Kerbela’ya gitmekten korkmamalı. Yoksa dünya durdukça insan oğlu kendine ait olmayanı zor ve kuvvet kullanarak, binlerce gözyaşı ve kan akıtarak ele geçirme haksızlığından vazgeçmeyecektir. Geçmişteki tüm insanlığın ortak hatasına “ Şanlı Geçmişimiz” deme hatasını sürdürmeye devam edecektir. Şanlı zannedilen bu geçmişlerden feyiz alan bir gelecek, kendini hazır hissettiğinde diğerlerine saldırmaktan geri durmayacaktır.
\r\n\r\nTuhaftır ki tüm insanların ağzında “Dünya Barışının” bir an evvel sağlanması dileği vardır. O zaman yapacağımız ilk iş insanlık olarak şanlı zannettiğimiz o kanlı geçmişlerle yüzleşmektir! İşte o zaman Global Barış için gerçekçi İLK ADIM atılmış olacaktır.
\r\n\r\n\r\n